İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, ABD Başkanı Donald Trump'ın nükleer müzakerelerin yeniden başlayacağına dair açıklamalarına rağmen ülkesinin ABD ile müzakere planı olmadığını söyledi.
Bekayi, başkent Tahran'daki Dışişleri Bakanlığı binasında düzenlediği basın toplantısında, ülkesinin dış politika gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Konuşmasına İsrail'in Filistinlilere karşı sürdürdüğü soykırıma işaret ederek başlayan Bekayi, "Son iki yıldır Gazze'de eşi benzeri görülmemiş bir soykırıma tanık olduk. Bu sürece, Filistinlileri öldürmek için gıdanın silah olarak kullanılması da eklendi. Bu günlerde Gazze halkının çığlıklarını duyuyoruz" dedi.
Uluslararası toplumun soykırımı durdurmak konusunda başarısız olduğunu belirten Bekayi, bölge ülkelerinin bu konuda sorumlu olduğunu hatırlattı.
İran ile Avrupa arasındaki nükleer görüşmelerin 25 Temmuz'da İstanbul'da yapılacağını söyleyen Bekayi, görüşmelerde yaptırımların kaldırılması ve İran'ın barışçıl nükleer programıyla ilgili konuların ele alınacağını ifade etti.
Bekayi, ABD Başkanı Trump'ın, İran'a saldırılar sonrası kesilen nükleer müzakerelerin yeniden başlayacağına dair açıklamalarının sorulması üzerine "Avrupalılarla müzakereler duyuruldu ancak ABD ile görüşme planımız yok" dedi.
TAHRAN'DA İRAN, RUSYA VE ÇİN ARASINDA ÜÇLÜ İSTİŞARE
İran ile Rusya ve Çin arasında da nükleer konuda görüşmelerin devam ettiğini aktaran Bekayi, "Rusya ve Çin, nükleer anlaşmanın taraflarındandır ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki herhangi bir süreçte rol oynayabilirler. Yarın Tahran'da Rusya ve Çin ile Dışişleri Bakanlığının Genel Müdürleri düzeyinde üçlü bir istişare yapacağız" diye konuştu.
ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'ın bir röportajında, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini yüzde 1'in altına indirmeyi kabul ettiğine dair sözlerinin sorulması üzerine Bekayi, "Böyle bir şey yok. Bunu ABD'nin iç çekişmeleri bağlamında değerlendirmek gerekir" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE, SİYONİST REJİMİN SALDIRILARINA KARŞI NET BİR TUTUM SERGİLEMİŞTİR'
İsrail'in son olarak Suriye'nin başkenti Şam'a taşıdığı bölgedeki saldırganlığını da değerlendiren Bekayi, şunları söyledi:
"Rejimin bölge ülkelerini zayıflatma ve parçalama planı şüphe götürmez. Suriye'de de aynı yöntemi uyguluyorlar. Suriye'deki durumu istismar ederek kendi çıkarlarını dayatmaya çalışıyorlar. Görünüşe göre Suriye'nin yeni yöneticileri ile Siyonist rejim arasında bir düşmanlık ilan edilmemiş buna karşılık Siyonist rejim çıkarları doğrultusunda her fırsatı değerlendiriyor. Bu gelişmelerin bölge ülkelerinin bölgedeki gelişmelere gerçekçi yaklaşımlar benimsemesine yol açmasını umuyoruz."
Türkiye'nin İsrail'in Suriye'deki saldırılarına karşı tutumunun sorulması üzerine Bekayi, "Türkiye, Siyonist rejimin saldırılarına karşı net bir tutum sergilemiştir. Türkiye, bu rejimin hiçbir noktada durmayacağını gayet iyi biliyor" dedi.
Bekayi, Zengezur Koridoru ile ilgili soruya ise "Zengezur Koridoru konusundaki tutumunuz nettir. Bu koridorların oluşturulması, ülkelerin egemenliğine ve bölgenin jeopolitiğine zarar vermemelidir” ifadelerini kullandı.
İSRAİL'İN ÖLDÜRDÜĞÜ BİLİM İNSANININ KARDEŞİ DE TOPLANTIYA KATILDI
Öte yandan bugünkü basın toplantısına İsrail'in saldırılarında ailesinden 11 kişiyle birlikte hayatını kaybeden İranlı bilim insanı Muhammed Rıza Seddiki Sabir'in kardeşi, Ali Rıza Seddiki Sabir de katılarak bir konuşma yaptı.
Elinde İsrail'in öldürdüğü ailesinden çocuklara ait oyuncakları tutan Sabir, İsrail'in önce bilim insanının Tahran'daki evine saldırı düzenlediğini ve burada 17 yaşındaki yeğeninin hayatını kaybettiğini ancak bilim insanı kardeşinin yaralandığını aktardı.
Sabir, daha sonra bilim insanı kardeşinin kayınpederinin ülkenin kuzeyindeki Gilan'da bulunan evine saldıran İsrail'in tüm aile fertlerini öldürdüğünü söyledi.
Sabir, "Siyonist rejimin hedefi bilim insanları değil, İran halkıdır. Bunu sadece duymakla kalmadım aynı zamanda ailemi kaybederek bizzat yaşadım. Medyaya Trump ve Netanyahu'nun size yalan söylediğini yüksek sesle duyurmalıyım. Bu şehitlerden hangisi silah üretmeye çalıştı? Medya, dürüstlüğe olan bağlılığıyla, bu apaçık gerçeği tüm dünyaya iletmelidir" diye konuştu.
