Gazze ablukasına dikkat çekmek amacıyla düzenlenen “Küresel Gazze Yürüyüşü”ne katılmak üzere Kahire’de toplanan uluslararası aktivistlerden bazıları, Mısır polisi tarafından gözaltına alındı. Türk aktivist Erdal Elibüyük, yaşananları “Gazze’ye yürümek, insanlığın vicdanına seslenmektir” sözleriyle duyurdu.
İnsan hakları savunucuları, barış aktivistleri, diplomatlar ve sivil toplum temsilcilerinden oluşan yürüyüş grubu, 15 Haziran’da Refah Sınır Kapısı’nda düzenlenmesi planlanan büyük çaplı barış gösterisine katılmak üzere 12 Haziran’da Kahire’de toplanmıştı. Katılımcılar, yürüyüşün bir parçası olarak Gazze sınırındaki Ariş kentine geçmeyi ve buradan Refah’a doğru 50 kilometrelik bir yürüyüş gerçekleştirmeyi hedefliyordu.
"GÖZALTINA ALINDIK"
Ancak grup, Kahire’de güvenlik güçleri tarafından durduruldu. Türk aktivist Erdal Elibüyük, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Gözaltına alındık! Gazze’ye yürümek, insanlığın vicdanına seslenmektir. Ancak bugün, Kahire’de Mısır polisi tarafından gözaltına alındık" ifadelerini kullandı.
"GAZZE İÇİN GELDİK, AMA SESİMİZ BİZİ ENGELLEYENLERE ÇARPTI"
Erdal Elibüyük, Kahire’ye geliş amaçlarını da şu sözlerle özetledi:
“Biz buraya Mısır hükümetini protesto etmeye değil, Gazze için, Aksa için, insanlık vicdanı için geldik. Amacımız Ariş Limanı’ndan Refah Sınır Kapısı’na yürümek, Gazzeli mazlumlara ses olmak, direnişi selamlamaktı. Ama sesimiz Siyonist zulme değil, bizi engelleyenlere çarptı. Bu saatten sonra başımıza gelecek her şeyin sorumluluğu Mısır hükümetine aittir. Ama bilsinler: Korkumuz yalnız Allah’tandır.
Gözaltına alınan aktivistlerin tam sayısı ve durumlarına ilişkin resmi bir açıklama henüz yapılmadı. Olayın, İsrail ordusunun geçtiğimiz günlerde Gazze’ye yardım götürmek üzere yola çıkan “Madleen” gemisine düzenlediği müdahale ve 12 gönüllünün alıkonması sonrası yaşanması dikkat çekti.
İLK EKİP BUGÜN SABAH SAATLERİNDE DEPORT EDİLDİ
Dün gece saatlerinde aralarında Türkiye, Fas, Tunus ve Fransa'dan gelen aktivistlerin yer aldığı başka bir grup da benzer gerekçelerle Mısır polisince gözaltına alınmış ve Kahire Havalimanı’ndan sınır dışı edilmişti. Aktivistler, güvenlik uygulamalarını “keyfi” ve “orantısız” olarak nitelendirerek uluslararası tepki toplamıştı.
Anadolu Gençlik Derneği İstanbul Üniversiteler Komisyonu Başkanı Hasan Basri Yazıcı ile Sait Böyük de yer aldı. Yazıcı, telefon ve pasaportlarına 24 saat boyunca el konulduğunu ve deport edilmek üzere havalimanında tutulduklarını söyledi. Böyük ise, “24 saattir tamamen hukuksuz şekilde Mısır istihbaratı tarafından gözaltındayız. Hastane talebimize cevap verilmedi. Almanya, Fransa, ABD ve Cezayir’den gelen aktivistler de aynı şekilde mağdur. Büyükelçiliği aramamıza izin verilmiyor, telefonlarımız kurcalanıyor” dedi.
“ASKERLER UÇAĞI SARDI, TERÖRİST GİBİ SINIR DIŞI EDİLDİK”
Gazeteci Furkan Çalışkan da benzer bir muameleye maruz kaldı. Kocaeli’den Mısır’a ulaşan Çalışkan, saatlerce aç ve susuz şekilde havalimanında bekletildikten sonra sınır dışı edildiğini duyurdu.
“Askerler bize saldırdı. Barış için geldiğimiz bu topraklarda bize düşman muamelesi yaptılar. Bizi bir terörist gibi ülkeden zorla deport ediyorlar” ifadelerini kullandı.
MISIR’DAN ‘GÜVENLİK’ AÇIKLAMASI
Mısır Dışişleri Bakanlığı, olayla ilgili yaptığı açıklamada, Ariş ve Refah bölgelerine yapılacak her ziyaretin önceden resmi onaya tabi olduğunu ve güvenlik gerekçesiyle kısıtlamaların sürdüğünü belirtti. Bakanlık ayrıca, Filistin halkının yanında olduklarını ve Gazze’deki insani trajedinin sona erdirilmesi için çaba harcadıklarını savundu.