CHP Genel Başkanı Özgür Özel, hayatını kaybeden TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder için Taksim'deki Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen veda töreninde yumruklu saldırıya uğradı.
Saldırının ardından ilk açıklamasını yapan Özel, "Böyle bir günde atılan yumruk bize değmez, mücadele azmimizi artırır" diye konuştu. Sırrı Süreyya'nın kendisine ölümünden sonra açıklamak üzere emanet ettiği bir sırrı da açıklayan Özel, "Bir Cumhuriyet Şarkısı" filminin senaryosunu Önder'in yazdığını aktardı.
Erdoğan'ın tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu için sarf ettiği "telef" sözünün de sorulduğu Özel, "Beni geçmiş olsun demek için araması bu sözü geri alması anlamına gelir" diye konuştu.
'GEZİ PARKI'NDAKİ DOZERLER YÜRÜDÜĞÜNDE İLK ÖNÜNE SIRRI ABİ ATLAMIŞTI'
İşte Özel'in açıklamalarının satır başları:
"Gezi Parkı'ndaki ağaçlara dozerler yürüdüğünde hepimiz evimizdeyken ilk önüne Sırrı abi atlamıştı. Eğer Sırrı Süreyya Önder o gün orada olmasaydı bugün onu uğurladığımız AKM yerine AVM olabilirdi.
Bugün Ceren’i tek kızı olan bir baba olarak gırtlağım düğümlenerek gözyaşlarımı tutamayarak dinledim. Bugün kim konuştuysa barış dedi kardeşlik dedi. Türkiye’de artık annelerin ağlamamasını konuşarak son günlerini geçirmiş. Bugün barışın konuşulması lazım. Bugün demokratik açılımlarla Türkiye’deki tüm hak ihlallerinin son bulması lazım. Tüm tutsak siyasetçilerin dışarıda olması lazım. Bunların konuşulduğu bir gündü."
'BİRİLERİ BARIŞ KONUŞULSUN İSTEMEDİĞİ İÇİN SALDIRININ ÖNÜNÜ AÇTILAR'
"Birileri bunların konuşulmasını istemediği için bugünkü o saldırının gerçekleştirilmesine ön açtılar, yol verdiler. Bir süredir hem tehditler alıyoruz istihbarı değerlendirmeler yapılıyor. Konya’da yaşananlar falan… Hepsi ayrı ayrı.
Buradan bir tek şey rica edeceğim, Sırrı Süreyya’nın, bir barış güvercininin aramızdan uçup gidişinin gündeminin önüne bu saldırganın yaptığı için geçmemesi lazım. Olay olduktan sonra eşimi annemi kızımı arayıp devam ediyorum dedim. Kızım çok merak edince bir 10 dakika yanına uğradım programımıza devam ediyoruz.
Bu partinin genel başkanlarına suikast girişimleri oldu. Bu partinin genel başkanlarına suikast girişimleri oldu. Atatürk'e, İnönü'ye, Ecevit'e, Kılıçdaroğlu'na oldu. Bu göreve talip olduğunuzda bunu göze alıyorsunuz."
'SALDIRI SİYASET KURUMUNADIR'
"Burada bir sürü kirli bilgi uçuşuyor. Sayın cumhurbaşkanından bakanlardan siyasi partilerin genel başkanlarını arayıp bu saldırıyı kınıyor herkes. Ben de bu saldırıyı siyaset kurumuna yapılmış bir saldırı olarak görüyorum. Arkasından ne çıkarsa çıksın sivil siyaseti savunmak, şiddeti dışlamak konuşmak ve birlikte çalışmak mecburiyetindeyim. Kutuplaşmanın keskinleşmenin kimseye bir faydası yok. Hiç kimseye bir kırgınlığım küskünlüğüm yok. Bu vakitten sonra saldırılar bizi yıldırılacak olsak biz ölümü göze alıp cumhuriyeti kuran partinin genel başkanlığına talip olmazdık."
'MUTLAKA AZMETTİRENİ VARDIR'
"(Saldırgan hakkında) Geçmişte suç işlediğine dair bilgiler var. İki evladını katlettiği, birini yaraladığı, 4. evladının o olaydan balkondan atlayarak kurtulabildiğine ilişkin 2004 yılında bir bilgi bize İçişleri Bakanı tarafından ulaştırıldı. Sağ olsunlar yakından ilgileniyorlar. Zaten basında da bunlar yer aldı. Birileri böyle şeyler yapacaksa huzuru kaçıracak, bir provokasyon yapacak, suçu birinin sırtına yıkacak bir şey yapacaksa zaten böyle birini bulup yaparlar. Yani onu biliyoruz. Mutlaka bir azmettireni vardır.
Mesele bugün DEM Parti'nin milletvekilinin Türkiye barışa kavuşsun diye, Kürt sorunu çözülsün diye, terör sorunu bitsin diye ve Türkiye'de anneler ağlamasın diye ömrü boyunca emek sarf etmiş birinin cenazesinde bu olduğuna göre buradan, bu süreçten rahatsız olanlar, bu süreçten, bu suçu birinin üstüne yıkmak isteyenler veya bize bir mesaj vermek isteyenler bir şeyler yapmıştır. O araştırılır, çıkar, bulunur.
Biz bir bütün olarak güçlü durmak durumundayız. Yoksa biz buradan bir husumet üretmek o zaman işte o yumruğu atmaya çalışana, ona o yumruğu attırmaya çalışana, prim vermiş olursunuz. O yüzden böyle bakıyorum."
'TELEF SÖZÜNÜN GERİ ALINDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM'
"Onun dışında şimdi ben artık bundan sonra telef meselesi üzerine benim şahsım söyleyecek bir şey yok. Sayın Cumhurbaşkanı'nın açtığı telefon o açıda bir değer taşıyor sonuçta. Ben geçmiş olsun telefonunu kale alıp o telef sözünün de geri alındığını düşünüyorum. Bütün kendi şahsımda, bütün muhalif siyaset yapan insanlar için. Siyaset sözle yapılır. Sözle yapmaya devam edeceğiz. Kim ikna ederse, millet kimi takdir ederse bu ülkeyi o yönetecek. Biz milletin sandığına sarılmaya devam edeceğiz. Sandığa saygılı olmaya ve sandığı boşa çıkarmaya ya da sandığı görmezden gelmeye, milletin takdirini hazmetmeyenlere karşı biz demokratik mücadelemizi vereceğiz. Çok güçlüyüz, çok inançlıyız, çok kararlıyız.
Böyle bir günde buradan siyasi tartışma yaratmak benim işim değil. Atılan yumruk siyasette şiddeti savunanları mahcup eder. Siyasette söze önem verenleri, siyasetin normalinin siyasetçilerin birbirini araması, tokalaşması, cenazeye, taziyeye, iyi güne, bayrama birlikte katılması gerektiğini savunan bizi haklı çıkaran bir süreçtir. Buradan sonra bunu ümit ediyorum yeni bir milat olur"
ÖZGÜR ÖZEL, SIRRI SÜREYYA ÖNDER'İN SIRRINI AÇIKLADI
"Sırrı Süreyya’nın bir emaneti var; bana geldi bir gün şu son filmi izledin mi? Bir Cumhuriyet Şarkısı, hatırım için izle dedi. Ekrem Başkanla o günlerde yeni tutuklanış Ahmet Özer’in ailesiyle bir sinema salonu dolusu yerde o filmi izledik. Dedi ki ben ölene kadar bu sır sana emanettir, sonra söyleyebilirsiniz, o filmin senaryosunu ben yazdım dedi. Böyle bir günde atılan yumruk bize değmez, mücadele azmimizi artırır."